CIA Destekli Fethullahçı Terör Örgütü elebaşı öldü

Özel Haber (NNT) - YeniHaberTürkiye | 21.10.2024 - 12:49, Güncelleme: 21.10.2024 - 15:06 5439+ kez okundu.
 

CIA Destekli Fethullahçı Terör Örgütü elebaşı öldü

CIA Destekli Fethullahçı Terör Örgütü: İslami Cemaatten Küresel İstihbarat Ağına

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fethullah Gülen'in tedavi gördüğü hastanede öldüğü açıklandı. Haberi, Gülen'e yakınlığıyla bilinen Herkül sitesi X hesabından yaptığı paylaşımla duyurdu. Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Gülen'in 20 Ekim (dün) günü öldüğü belirtildi. İzmir'den Pensilvanya'ya Uzanan Terör Örgütünün Hikayesi İlk bakışta, 1960’ların sonlarında İzmir’de ortaya çıkan Fethullahçı hareket, bir grup mütedeyyin insanın İslami değerlere bağlı kalarak bir araya geldiği masum bir cemaat gibi görünebilir. Ancak perde arkasındaki gerçek çok daha derin ve karanlık. Fethullah Gülen’in liderliğinde şekillenen bu yapı, zamanla devlet içinde kök salan ve uluslararası istihbarat örgütleriyle bağlantılı devasa bir terör ağına dönüştü. FETÖ, sadece küresel güçlerin Türkiye'de ki çıkarlarına hizmet eden bir terör örgütü olmakla kalmayıp, tüm dünyada küresel güçlere hizmet eden bir piyon haline geldi. İlk Adım: İslami Bir Hareket mi, Gizli Bir Yapılanma mı? Fethullah Gülen’in İzmir’de vaizlik yapmaya başladığı dönemlerde, cemaat Said Nursi’nin öğretileri temel alınarak şekillendi. Ancak kısa sürede, bu dini görünümün altında bambaşka bir hedef vardı: Devletin en kritik noktalarına sızarak gizli bir yapı oluşturmak. Gülen, eğitim kurumları aracılığıyla gençleri devşirerek onları hem ideolojik hem de stratejik olarak eğitti. Işık evleri ve dershaneler, FETÖ’nün devlet içinde bir paralel yapı oluşturmasının ilk adımlarıydı. Ancak FETÖ’nün gerçek yüzü, bu eğitimin ötesinde, küresel istihbarat örgütleriyle olan kirli ilişkilerinde ortaya çıkıyor. Gülen’in Amerika Birleşik Devletleri’ne yerleşmesi ve orada himaye edilmesi, CIA ile kurduğu derin bağların sadece bir parçası. Gülen’in Pensilvanya’da, Katolik Cizvit tarikatına ait bir malikanede yaşaması, bu bağlantının kilit noktalarından biri olarak öne çıkıyor. CIA'nin Gizli Piyonu: FETÖ'nün Küresel Güçlerle İlişkisi Fethullahçı Terör Örgütü’nün ABD istihbaratıyla olan bağlantıları, hareketin dini bir yapıdan çok, uluslararası bir terör ve istihbarat ağına dönüştüğünün en büyük göstergesi. Özellikle Soğuk Savaş sonrası dönemde, Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Orta Asya'da güç boşluğunu doldurmayı hedefleyen CIA, FETÖ'yü bu bölgede bir “karargah” olarak kullanmaya başladı. FETÖ okulları, CIA'nın Orta Asya'da operasyonlarını yürüttüğü merkezler haline geldi. Bu okulların, bölgede istihbarat toplama ve ajan yetiştirme faaliyetleri için kullanıldığı iddiaları, birçok araştırmacı tarafından defalarca gündeme getirildi. CIA'nin eski üst düzey yetkilisi Graham Fuller'in, Fethullah Gülen’e Amerika'da oturma izni sağlama konusundaki referansları, bu işbirliğinin açık bir kanıtıdır. Peki, neden dünyanın en büyük istihbarat örgütlerinden biri, Gülen’e bu kadar yakın ilgi gösterdi? Cevap basit: FETÖ, ABD'nin Orta Doğu ve Orta Asya’daki çıkarları doğrultusunda çalışan bir piyondu. Gülen ve müritleri, bu çıkarlar doğrultusunda birçok ülkede okul ve eğitim faaliyetleri adı altında istihbarat topladı ve güç kazandı.   15 Temmuz: Bir Darbenin Arkasındaki CIA Gölgesi Türkiye, 15 Temmuz 2016’da kanlı bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldı. Bu girişim, FETÖ’nün devleti ele geçirme planlarının en bariz göstergesiydi. Darbe girişiminden sonra ortaya çıkan deliller, FETÖ’nün bu planı yıllar öncesinden hazırladığına işaret ediyor. Özellikle, askeri liselere sınav sorularını çalarak yerleştirilen FETÖ’cü subaylar, ordunun içine sızdırılan bu yapının ne denli tehlikeli olduğunu gösterdi. Ancak bu darbenin arkasındaki en büyük soru işareti, Gülen’in Amerika’daki varlığı ve ABD’nin bu konuda takındığı tavırdı. Darbe girişiminden sonra Gülen’in iadesi talep edildiğinde, Amerika’nın bu süreci yavaşlatması ve Gülen’i korumaya alması, CIA’nın bu darbe girişimindeki rolüne dair şüpheleri daha da artırdı. FETÖ'nün başarısız darbesi, CIA destekli bir girişimin sonuçsuz kaldığını düşündürüyor. Bu durum, Gülen’in sadece Türkiye için değil, ABD için de stratejik bir oyuncu olduğunu ortaya koyuyor. FETÖ ve PKK: Terör Ortaklığı FETÖ’nün sadece CIA ile değil, aynı zamanda PKK gibi bölücü terör örgütleriyle de işbirliği yaptığı belgelerle kanıtlanmış durumda. 2009’da Erbil’de düzenlenen Abant Platformu toplantısında, FETÖ temsilcileri ve PKK yöneticileri arasında ilk temaslar kuruldu. Bu işbirliği, Türkiye’nin iç güvenliği açısından büyük bir tehdit oluşturdu. FETÖ’nün PKK’ya sağladığı istihbarat desteği, birçok terör saldırısının başarıyla gerçekleştirilmesine zemin hazırladı. PKK'nın kamplarında yapılan toplantılarda, Türkiye'ye karşı yürütülen terör faaliyetlerinin planları masaya yatırılırken, FETÖ'nün kritik istihbarat bilgilerini bu terör örgütüyle paylaştığı biliniyor. İki örgüt arasındaki işbirliği, hem Türkiye'nin güvenliğini tehdit etti hem de uluslararası terör ağlarının nasıl birbirine bağlı olduğunu gösterdi. FETÖ’nün Karanlık Yüzü Fethullah Gülen’in liderliğinde gelişen ve büyüyen bu yapı, sadece Türkiye için değil, dünya için de büyük bir tehdit unsuru haline gelmiştir. İslami bir cemaat görüntüsü altında büyüyen FETÖ, aslında bir CIA piyonu ve uluslararası terör örgütüdür. Gülen’in Pensilvanya’dan yürüttüğü faaliyetler, eğitim ve diyalog adı altında geniş bir istihbarat ağı kurmasına zemin hazırlamıştır. FETÖ'nün dünya çapında oluşturduğu bu ağ, küresel güçlerin çıkarlarına hizmet etmeye devam etmektedir. FETÖ’nün devlet içindeki sızma faaliyetleri ve uluslararası bağlantıları, bu yapının ne denli derin ve tehlikeli olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. FETÖ, sadece Türkiye için değil, dünya için bir tehdit olmayı sürdürmektedir.
CIA Destekli Fethullahçı Terör Örgütü: İslami Cemaatten Küresel İstihbarat Ağına

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fethullah Gülen'in tedavi gördüğü hastanede öldüğü açıklandı.

Haberi, Gülen'e yakınlığıyla bilinen Herkül sitesi X hesabından yaptığı paylaşımla duyurdu. Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Gülen'in 20 Ekim (dün) günü öldüğü belirtildi.

İzmir'den Pensilvanya'ya Uzanan Terör Örgütünün Hikayesi

İlk bakışta, 1960’ların sonlarında İzmir’de ortaya çıkan Fethullahçı hareket, bir grup mütedeyyin insanın İslami değerlere bağlı kalarak bir araya geldiği masum bir cemaat gibi görünebilir. Ancak perde arkasındaki gerçek çok daha derin ve karanlık. Fethullah Gülen’in liderliğinde şekillenen bu yapı, zamanla devlet içinde kök salan ve uluslararası istihbarat örgütleriyle bağlantılı devasa bir terör ağına dönüştü. FETÖ, sadece küresel güçlerin Türkiye'de ki çıkarlarına hizmet eden bir terör örgütü olmakla kalmayıp, tüm dünyada küresel güçlere hizmet eden bir piyon haline geldi.

İlk Adım: İslami Bir Hareket mi, Gizli Bir Yapılanma mı?

Fethullah Gülen’in İzmir’de vaizlik yapmaya başladığı dönemlerde, cemaat Said Nursi’nin öğretileri temel alınarak şekillendi. Ancak kısa sürede, bu dini görünümün altında bambaşka bir hedef vardı: Devletin en kritik noktalarına sızarak gizli bir yapı oluşturmak. Gülen, eğitim kurumları aracılığıyla gençleri devşirerek onları hem ideolojik hem de stratejik olarak eğitti. Işık evleri ve dershaneler, FETÖ’nün devlet içinde bir paralel yapı oluşturmasının ilk adımlarıydı.

Ancak FETÖ’nün gerçek yüzü, bu eğitimin ötesinde, küresel istihbarat örgütleriyle olan kirli ilişkilerinde ortaya çıkıyor. Gülen’in Amerika Birleşik Devletleri’ne yerleşmesi ve orada himaye edilmesi, CIA ile kurduğu derin bağların sadece bir parçası. Gülen’in Pensilvanya’da, Katolik Cizvit tarikatına ait bir malikanede yaşaması, bu bağlantının kilit noktalarından biri olarak öne çıkıyor.

CIA'nin Gizli Piyonu: FETÖ'nün Küresel Güçlerle İlişkisi

Fethullahçı Terör Örgütü’nün ABD istihbaratıyla olan bağlantıları, hareketin dini bir yapıdan çok, uluslararası bir terör ve istihbarat ağına dönüştüğünün en büyük göstergesi. Özellikle Soğuk Savaş sonrası dönemde, Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Orta Asya'da güç boşluğunu doldurmayı hedefleyen CIA, FETÖ'yü bu bölgede bir “karargah” olarak kullanmaya başladı. FETÖ okulları, CIA'nın Orta Asya'da operasyonlarını yürüttüğü merkezler haline geldi. Bu okulların, bölgede istihbarat toplama ve ajan yetiştirme faaliyetleri için kullanıldığı iddiaları, birçok araştırmacı tarafından defalarca gündeme getirildi.

CIA'nin eski üst düzey yetkilisi Graham Fuller'in, Fethullah Gülen’e Amerika'da oturma izni sağlama konusundaki referansları, bu işbirliğinin açık bir kanıtıdır. Peki, neden dünyanın en büyük istihbarat örgütlerinden biri, Gülen’e bu kadar yakın ilgi gösterdi? Cevap basit: FETÖ, ABD'nin Orta Doğu ve Orta Asya’daki çıkarları doğrultusunda çalışan bir piyondu. Gülen ve müritleri, bu çıkarlar doğrultusunda birçok ülkede okul ve eğitim faaliyetleri adı altında istihbarat topladı ve güç kazandı.

 

15 Temmuz: Bir Darbenin Arkasındaki CIA Gölgesi

Türkiye, 15 Temmuz 2016’da kanlı bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldı. Bu girişim, FETÖ’nün devleti ele geçirme planlarının en bariz göstergesiydi. Darbe girişiminden sonra ortaya çıkan deliller, FETÖ’nün bu planı yıllar öncesinden hazırladığına işaret ediyor. Özellikle, askeri liselere sınav sorularını çalarak yerleştirilen FETÖ’cü subaylar, ordunun içine sızdırılan bu yapının ne denli tehlikeli olduğunu gösterdi. Ancak bu darbenin arkasındaki en büyük soru işareti, Gülen’in Amerika’daki varlığı ve ABD’nin bu konuda takındığı tavırdı.

Darbe girişiminden sonra Gülen’in iadesi talep edildiğinde, Amerika’nın bu süreci yavaşlatması ve Gülen’i korumaya alması, CIA’nın bu darbe girişimindeki rolüne dair şüpheleri daha da artırdı. FETÖ'nün başarısız darbesi, CIA destekli bir girişimin sonuçsuz kaldığını düşündürüyor. Bu durum, Gülen’in sadece Türkiye için değil, ABD için de stratejik bir oyuncu olduğunu ortaya koyuyor.

FETÖ ve PKK: Terör Ortaklığı

FETÖ’nün sadece CIA ile değil, aynı zamanda PKK gibi bölücü terör örgütleriyle de işbirliği yaptığı belgelerle kanıtlanmış durumda. 2009’da Erbil’de düzenlenen Abant Platformu toplantısında, FETÖ temsilcileri ve PKK yöneticileri arasında ilk temaslar kuruldu. Bu işbirliği, Türkiye’nin iç güvenliği açısından büyük bir tehdit oluşturdu. FETÖ’nün PKK’ya sağladığı istihbarat desteği, birçok terör saldırısının başarıyla gerçekleştirilmesine zemin hazırladı.

PKK'nın kamplarında yapılan toplantılarda, Türkiye'ye karşı yürütülen terör faaliyetlerinin planları masaya yatırılırken, FETÖ'nün kritik istihbarat bilgilerini bu terör örgütüyle paylaştığı biliniyor. İki örgüt arasındaki işbirliği, hem Türkiye'nin güvenliğini tehdit etti hem de uluslararası terör ağlarının nasıl birbirine bağlı olduğunu gösterdi.

FETÖ’nün Karanlık Yüzü

Fethullah Gülen’in liderliğinde gelişen ve büyüyen bu yapı, sadece Türkiye için değil, dünya için de büyük bir tehdit unsuru haline gelmiştir. İslami bir cemaat görüntüsü altında büyüyen FETÖ, aslında bir CIA piyonu ve uluslararası terör örgütüdür. Gülen’in Pensilvanya’dan yürüttüğü faaliyetler, eğitim ve diyalog adı altında geniş bir istihbarat ağı kurmasına zemin hazırlamıştır. FETÖ'nün dünya çapında oluşturduğu bu ağ, küresel güçlerin çıkarlarına hizmet etmeye devam etmektedir.

FETÖ’nün devlet içindeki sızma faaliyetleri ve uluslararası bağlantıları, bu yapının ne denli derin ve tehlikeli olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. FETÖ, sadece Türkiye için değil, dünya için bir tehdit olmayı sürdürmektedir.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yenihaberturkiye.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.